1950 Sonrası Türk Tiyatrosu Konu Anlatımı
Merhaba arkadaşlar size bu yazımızda Türk Dili ve Edebiyatı Konuları hakkında bilgi vereceğiz. Yazımızı okuyarak bilgi sahibi olabilirsiniz. 1950 Sonrası Türk Tiyatrosu nedir? sorusunun cevabı aşağıda sizleri bekliyor…
1950 Sonrası Türk Tiyatrosu
1950 sonrasında tiyatro teknik açıdan ilerlemiş, tiyatroda işlenen konular çeşitlenmiştir. Bu dönemde hem çeviri oyunların hem de nitelikli yerli oyunların sayısı artmış, bir yandan da çoğu uyarlama olan müzikli oyun türlerinde eserler verilmiştir. Sahne tekniğine uygun, yalın bir dille bireysel ve toplumsal konuların işlendiği bu dönemde yurt sorunları, kadının toplum yaşamındaki yeri; köy, töre, kuşak çatışması, değer yargıları vb. temalara yönelim artmıştır. Sosyal değişimlerin birey ve toplum yaşamındaki etkileri siyasal, sosyal ve psikolojik yaklaşımlarla yansıtılmıştır.
Haldun Taner, Turgut Özakman, Aziz Nesin, Nazım Kurşunlu gibi sanatçılar bu dönemde eserler vermişlerdir.
Başka türlerde eser veren birçok yazar aynı zamanda tiyatroya da ilgi göstermiştir. Bu dönemde “Yansıtmacı” ve “Göstermeci” tiyatro tekniklerinden yararlanılmıştır. Bu dönem tiyatrosunda klasik tiyatronun ilkeleri uygulanmaya devam edilmiştir. Yani bu dönemde sanatçılar trajedi, dram ve komedinin özelliklerini baz alarak yeni oyunlar yazmayı denemişlerdir.
1960’larda gelişen siyasi ve sosyal olaylarla edebiyatımızda yeni bir dönem başlar. Bu dönemde eskiye göre daha özgür bir ortam oluşur. Türk tiyatrosu da bu ortamda daha zengin ve derin bir içerik kazanır. 1960’ların her açıdan Türk tiyatrosu için parlak bir dönem olduğu söylenebilir.
Dönemin dikkat çeken en önemli özelliği tema zenginliğidir. Oyunlarda iç ve dış göç, gecekondulaşma, kültür farklılığı, kültürler arası çatışma, uyumsuzluk, yabancılaşma, işçi-köylü, orta sınıf ailelerin yaşadığı toplumsal ve ekonomik sorunlar vb. temalar ele alınır. Melih Cevdet Anday, Nazım Kurşunlu, Refik Erduran, Turgut Özakman, Nezihe Meriç gibi yazarlar bu temalarda yazdıkları eserlerde bireyden hareketle topluma yönelirler. Turan Oflazoğlu, Orhan Asena, Güngör Dilmen, Necati Cumalı gibi yazarlar konularını Osmanlı tarihinden, halk kahramanlarının hayatlarından ve mitolojiden alan oyunlar kaleme alırlar.
Yenilik arayışında olan bazı yazarlar, Brecht’in (Bireht) epik tiyatro yönteminden etkilenirler. Epik tiyatroda amaç, seyircinin sahnede canlandırılan oyuna kendini kaptırmasını önlemek, izlediklerinin gerçek olmadığını hatırlamasını sağlamaktır. Bu anlayışı benimseyen Haldun Taner “Keşanlı Ali Destanı”nı yazar. Sermet Çağan’ın “Ayak Bacak Fabrikası” adlı oyunu da epik tiyatro anlayışla yazılan eserlere örnek gösterilebilir.
12. Sınıf Tiyatro Konu Anlatımı için Tıklayınız…
12. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Konuları için Tıklayınız…
12. Sınıfta Yer Alan Diğer Ders ve Konuları için Tıklayınız…
Sağolun