7. Sınıf Söz Gruplarında Anlam Konu Anlatımı
Söz Gruplarında Anlam konusu hakkında tüm merak edilenleri bir başlık altında topladık. 7. Sınıf Söz Gruplarında Anlam Konu Anlatımı, 7. Sınıf Söz Gruplarında Anlam , Söz Gruplarında Anlam Konu Anlatımı, 7. Sınıf Türkçe, 7. Sınıf Türkçe Konu Anlatımı, Söz Gruplarında Anlam
Söz Gruplarında Anlam
Deyimler
Belli bir durumu, belli bir kavramı göstermek için kullanılan öz anlamından az çok ayrı bir anlam taşıyan, kalıplaşmış, halkın ortak dil ürünü olan sözlere deyim denir.
Deyimler, hem yazılarımıza hem de konuşmalarımıza derinlik katar. Anlattıklarımızı ilgi çekici hâle getirir. Birkaç cümleyle anlatabileceğimiz bir durumu iki üç sözcükten oluşan bir deyimle anlatabiliriz. Böylece kısa ve özlü anlatım sağlamış oluruz.
sırt: Boyundan bele kadarki bölüm
yer: Bir şeyin kapladığı boşluk, mekan.
gelmek: ulaşmak, varmak.
»Sırtı yere gelmemek: Güçlü olmak, sarsılmamak, yerinden düşürülememek.
Deyimlerin Özellikleri
1. Deyimler kalıplaşmış sözcüklerdir. Deyimlerde bulunan sözcüklerin yerine eş anlamlıları bile getirilemez. Sözcüklerin yerleri değiştirilemez. Bu şekilde bir kullanım anlatım bozukluğuna yol açar.
Örnek:
“Başını taştan taşa vurmak” deyimi “kafasını taştan taşa vurmak” biçiminde söylenemez.
“Tut kelin perçeminden” deyimi” kelin perçeminden tut” biçiminde kullanılamaz.
2. Deyimler şahsa ve zamana göre çekimlenebilir.
Örnek:
» Ödevimi yapınca öğretmenin gözüne girdim. (Ben)
» Ödevimizi yapınca öğretmenin gözüne girdik. (Biz)
3. Deyimler genellikle mecaz anlamlıdır.
Örnek:
» Göz gezdirmek: Bakmak
» Ayaklarına kara sular inmek: Yürümekten yorulmak
» Baş göz etmek: Evlendirmek
» Burnu sürtülmek: Taşkın davranışların cezasını çekip ılımlı olmak
» Can damarına basmak: Bir şeyin en önemli noktası üzerinde durmak
» Burnunun direği sızlamak: Çok üzülüp acımak
4. Bazı deyimlerin gerçek anlamları da vardır.
Örnek:
» Bir yolunu bulmak: Çare bulmak, çözüm üretmek.
» Yoluna bakmak: Beklemek.
» Tadı gelmek: Tat kazanmak.
» Tatil yapmak: 1) tatile çıkmak; 2) işe ara verip dinlenmek.
5. Deyimler bir kavramı ya da bir durumu anlatmak için kullanılır. Ders verme amacı taşımaz.
Örnek:
“Burun kıvırmak” deyimi, beğenmeyip küçümsemek anlamını içermektedir. Herhangi bir ders verme amacı taşımamaktadır.
6. Deyimler sözcük grubu ya da cümle şeklinde bulunabilir.
Örnek:
» Ağzı kulaklarına varmak (sözcük grubu)
» İğne atsan yere düşmez (cümle)
» İçi içine sığmamak (sözcük grubu)
» Ne tadı var ne tuzu (cümle)
Atasözleri
Uzun deneyimler ve gözlemler sonucu oluşmuş, yol gösterici, genel kural biçiminde kalıplaşan, toplumca benimsenen ve anonim bir nitelik taşıyan özlü sözlerdir.
Atasözlerinin Özellikleri
1. Kısalık ve özlülük: Uzun uzun konuşarak, ya da sayfalarca yazarak anlatmak zorunda kaldığınız bir düşünceyi üç beş kelimelik bir atasözü ile daha etkili söyleyebiliriz.
Örnek
⇒ “Aç ayı oynamaz.”
⇒ “Su yatağını bulur.”
⇒ “Baş kes, yaş kesme. ”
⇒ “Boğaz kırk boğumdur.”
⇒ “Çivi çiviyi söker.”
2. Tarafsızlık: Sosyal olguların nedenlerini, uzun bir deneme ve gözleme dayanarak, taraf tutmadan bildirme. Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer.
Örnek
⇒ “Ayranı üfleyerek içer.”
3. Genelleştirme: Herhangi bir olaydan çıkan sonucu ya da ibret dersini toplumun tüm bireylerini ilgilendirecek bir yargıya bağlama.
Örnek
⇒ “Ağlarsa anam ağlar, kalanı yalan ağlar. Gönül sırça bir köşktür, kırılırsa yapılmaz.”
4. Sürekli Gözlem: Tabiat olaylarını sürekli izleyerek, nasıl oluştuklarını ne gibi sonuçlar verdiklerini bildirme.
Örnek
⇒ “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.”
5. Ders ve Öğüt verme: Kimi sözlerle doğrudan doğruya, kimi sözlerle anımsatma yoluyla ders ve öğüt verme.
Örnek
⇒ “Ağlamayan çocuğa meme vermezler. / Ayağını yorganına göre uzat.”
6. Kılavuzluk, yol göstericilik: Halk kültürümüzün oluşturduğu bilgece düşünceler ve hayatı değerlendirişte kendine özgü yorumlar getirme.
Örnek
⇒ “Taşıma su ile değirmen dönmez. / Korkunun acele faydası yoktur.”
7. Gelenek ve görenekleri yansıtma: Atasözleri, milletimizin manevi yapısına, gelenek ve kültürüne dair bilgileri ortaya koyar.
Örnek
⇒ “Bir fincan kahvenin kırk yıl hatan vardır. / Kızını dövmeyen dizini döver. / Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer.”
8. Halk inanışları: Atasözlerinin içerisinde, bugün bazısı batıl sayılan; fakat kökeni Şamanizm’e kadar dayanan çeşitli halk inanışlarına, halk hekimliğine ait bilgiler ve deneyimler bulunabilir.
Örnek
⇒ “Ananın bahtı kızına.” / “Akacak kan damarda durmaz.”
9. Gerçekçilik: Atasözleri, kişileri yanıltmayı hiçbir zaman amaçlamaz. Her zaman kişileri doğru olanı yapmaya yönlendirir.
Örnek
⇒ “Dost ile ye, iç; alışveriş etme.”
⇒ “Bugünün işini yarına bırakma.”
10. Eleştiri, yergi, alay: Toplumun aksayan yönlerini, insanların dışladığı kişilik tiplerini veya milletimizin nükte gücüyle ortaya koyduğu bir yergi atasözlerinin konusu olabilir.
Örnek
⇒ “Balık baştan kokar.” / “Dost ile ye, iç, alışveriş etme.” / “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın.” / “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.”
11. Mecazlı anlatım: Her ne kadar gerçek bir deneyimi veya yaşantıyı ifade etse de, kullanılan sözcükler mecazlı anlatımın örneği olabilir.
Örnek
⇒ “Terzi kendi söküğünü dikemez ” ( “İnsanlar başkalarına yaptıkları hizmetleri kendilerine yapamazlar.” anlamını taşır. Bu atasözünün terziyle, sökükle bir ilgisi yoktur.)
12. Sanatlı anlatım: Atasözleri, içerisinde mecaz, teşbih, hüsn-i talil gibi bir veya birden çok söz sanatını barındırabilir.
Örnek
⇒ “Bol bol yiyen bel bel bakar.” (cinas) / “Her taş baş yarmaz.” (seci) / “Ağız yer, yüz utanır.” (mürsel mecaz) / “Güvenme varlığa, düşersin darlığa.” (tezat) / “Üzüm üzüme baka baka kararır.” (Hüsnütâlil)