Türkiye’deki Bölgesel Kalkınma Projeleri ve İşlevsel Bölgeler Konu Anlatımı

Karatay

Merhaba arkadaşlar size bu yazımızda Coğrafya Konuları hakkında bilgi vereceğiz. Yazımızı okuyarak  bilgi sahibi olabilirsiniz. Türkiye’deki Bölgesel Kalkınma Projeleri ve İşlevsel Bölgeler nedir? sorusunun cevabı aşağıda sizleri bekliyor…

Türkiye’deki Bölgesel Kalkınma Projeleri ve İşlevsel Bölgeler

Bölgeler arasındaki gelişme farklılıkları; göç, çarpık kentleşme ile birlikte gecekonduların ortaya çıkmasına, altyapı ve çevrede sorunların yaşanmasına neden olmuştur.

Türkiye’de bölgeler arası ekonomik ve sosyal farklılıkları gidermek için bölgesel kalkınma çalışmaları başlatılmıştır. Ekonomik ve sosyal kalkınma için gerekli her türlü kaynağın, nüfus ve ekonomik faaliyetlerin ülkenin her yerinde dengeli dağılması hedeflenmiştir. Bu amaçla ilk bölgesel kalkınma çalışmaları 1950’li yılların sonlarına doğru başlamış, potansiyeli tespit edilen 16 bölgenin belirlenmesiyle çalışmalar başlamıştır. Daha sonra istenen gelişmelerin sağlanamaması sonucunda 6 büyük proje üzerinde yoğunlaşılmıştır.

Böl­ge­sel kal­kın­ma pro­je­le­ri­nin baş­lı­ca­la­rı; GAP (Gü­ney­do­ğu Ana­do­lu Pro­je­si), DAP (Do­ğu Ana­do­lu Pro­je­si), KOP (Kon­ya Ova­la­rı Pro­je­si), DO­KAP (Do­ğu Ka­ra­deniz Pro­je­si), ZBKP (Zon­gul­dak, Bar­tın, Ka­ra­bük Bölgesel Gelişme Pro­je­si) ve YHGP (Ye­şi­lır­mak Hav­za­sı Ge­li­şim Pro­je­si)’dir. Ül­ke­mi­zin kal­kın­ma­sı açısından bu pro­je­le­r büyük önem ta­şı­mak­ta­dır.

Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP)

Güneydoğu Anadolu Projesi, 1970’lerde sadece sulama ve hidroelektrik enerji üretimi amaçlı bir proje olarak başlamıştır. 1989’da yasal dayanağına kavuşarak sosyoekonomik şartları iyileştirmeyi hedefleyen, Türkiye’nin ilk bölgesel kalkınma projesini oluşturmuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük yatırımlarından biri olarak değerlendiren GAP, Fırat ve Dicle nehirlerinin aşağı kısımları ile bunlar arasında uzanan 74 bin km2 den fazla bir alanı kapsamaktadır. Bu proje; Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Siirt, Şırnak, Batman ve Kilis illerinin tamamını veya belli bir bölümünü içermektedir. GAP kapsamındaki illerin alan ve nüfus büyüklüğü, Türkiye’nin %10,7’si civarındadır.

Güneydoğu Anadolu Projesi’nin Amaçları
*En başta sadece sulama ve enerji yatırımlarını amaçlayan proje ile sosyal, kültürel ve ekonomik gelişmelerin sağlanması da hedeflenmektedir. Bu hedefler şunlardır:
*Ekonomik gelişimi artırarak GAP bölgesinin diğer bölgelerle gelir farklılıklarını azaltmak
*Bölgedeki kır ve kent alanlarının altyapısını geliştirmek
*Konut ihtiyacını karşılayıp mevcut konutları iyileştirmek
*Ulaştırma hizmetlerinin yapılmasını sağlamak
*Bölgedeki eğitim seviyesini yükseltmek
*Kurumlar arasındaki eş güdümü sağlamak
*Sanayi, maden, tarım, ormancılık, sağlık, kültür, turizm ve enerji alanlarında şartları iyileştirmek
*GAP kapsamında Fırat-Dicle Havzası’nda 22 baraj, 19 hidroelektrik santrali ve 1.8 milyon hektarlık sulama sistemlerinin yapımı öngörülmüştür. Ayrıca 1,8 milyon hektarlık alanda sulama yatırımlarına yönelik planlar yapılmıştır. Projenin, yılda 27 milyar kilovatsaat enerji üreteceği tahmin edilmektedir.

DAP (Do­ğu Ana­do­lu Pro­je­si)

Doğu Anadolu’nun diğer bölgelerle olan sosyo-ekonomik geliş­mişlik farkını azaltmak ve mevcut verimlilik düzeyini geliştirerek ülke ekonomisine katkısını artırmak amacıyla 1998 yılında Doğu Anadolu Projesi (DAP) başlatılmış ve 2000 yılında tamamlanmış­ tır. Proje, bu coğ­ra­fi alanda yer alan il­ler ile bunlara kom­şu olan Bay­burt ve Gü­müş­ha­ne’yi kap­sa­mak­ta­dır. DAP, kapsamındaki coğrafi yerleşim açısından ken­di için­de de üç alt bö­lü­me ay­rıl­mış­tır.

DAP ana planı için ekonomik, sosyal, çevresel ve mekânsal olmak üzere dört ana he­def be­lir­len­miş­tir. Eko­no­mik he­def, ki­şi ba­şı­na dü­şen mil­lî ge­li­ri ve is­tih­da­mı ar­tır­mak­tır. Sos­yal he­def­le­rin ba­şın­da kal­kın­mayı hız­lan­dı­ra­cak ak­ti­vi­te­le­ri yay­gın­laş­tır­mak, böl­ge dı­şı­na olan göç­le­ri azalt­mak, eği­tim ve sağ­lık ala­nın­da­ki hiz­met­ler ile yer­le­şim bi­rim­le­rin­de­ki altyapı­yı iyi­leş­tir­mek­gelmektedir. Çev­re­yi ko­ru­mak ve iyi­leş­tir­mek bu pro­je­nin di­ğer bir he­de­fi­dir. DAP için be­lir­le­nen mekânsal hedef ise alt böl­ge mer­kez­le­ri­ni bi­rer sa­na­yi ve hiz­met mer­ke­zi hâ­li­ne ge­tir­mek, böy­le­ce do­ğu­dan ba­tı­ya gö­çü azalt­mak­tır.

DAP’la ilgili öngörelere göre bölge ekonomisi 2020 yılına kadar %6,9 oranında büyüyecektir. Bölgede kişi başına düşen gelirin ise 2020’de Türkiye ortalamasının %57,7’sine ulaşacağı öngörülmektedir.

KOP (Kon­ya Ova­la­rı Pro­je­si)

Bu proje, 10’u Konya’da, 2’si Karaman’da olmak üzere 12 projeden oluşmaktadır. Bu projeler tarım alanlarının sulanması, içme suyu elde etme ve enerji üretimini hedeflemektedir. KOP’un en büyük projesi Konya – Çumra’dır. Yukarı Göksu Havzası’nda yapılacak 3 baraj ve Mavi Tünel adı verilen su kanalıyla Konya kapalı havzasının suya kavuşması hedeflenmiştir. Bu proje sayesinde ayrıca Konya şehrinin içme, kullanma ve endüstri alanındaki su ihtiyacı da giderilecektir. Bu barajlar üzerinde kurulacak olan hidroelektrik santraller sayesinde elektrik enerjisi üretilecektir. 2012’de sulanan alan miktarı 923.569 hektarı bulmuştur.

DO­KAP (Do­ğu Ka­ra­deniz Pro­je­si)

Bu pro­je, Do­ğu Ka­ra­de­niz’de yer alan Or­du, Gi­re­sun, Trab­zon, Ri­ze, Art­vin, Gü­müş­ha­ne ve Bay­burt il­le­ri­ni kap­sa­mak­ta­dır. Bu böl­ge­de­ki baş­lı­ca eko­no­mik et­kin­lik ta­rım ve ba­lık­çı­lık­tır. Sa­na­yi ye­te­rin­ce ge­liş­ me­miş­tir ve ki­şi ba­şı­na dü­şen mil­lî ge­lir dü­şük­tür. Ta­rım, önem­li bir eko­no­mik et­kin­lik ol­du­ğu hâl­de ta­rım alan­la­rı dar­dır. Bölgede işsizliğin fazla olması göç olaylarının artmasına neden olmuştur. Ay­rı­ca böl­ge­nin kı­yı ke­si­min­de da­ğı­nık yer­leş­me­nin yay­gın­lı­ğı, ara­zi­nin çok en­ge­be­li ol­ma­sı ula­şım ve altya­pı hiz­met­le­ri­ni güç­leş­tir­mek­te­dir.

Bölge doğal kaynak potansiyeli bakımından zengindir. Bunların başlıcaları:
*Alternatif turizm olanakları fazladır (kış turizmi).
*Orman bakımından zengindir.
*Büyükbaş hayvancılığa elverişli gür çayır alanları fazladır.
*Nem ve yağış isteyen ürünlerin yetişme koşullarına sahiptir.

DO­KAP’ın be­lir­le­miş ol­du­ğu baş­lı­ca he­def­ler ve projeden beklentiler şunlardır:
*Doğu Karadeniz’in sosyo-ekonomik düzeyini yükseltmek,
*Yeni iş olanaklarının sağlanmasıyla bölge dışına göçleri azaltmak,
*Ekonomide sektör ve ürün çeşitliliğini artırmak,
*Tu­rizm et­kin­lik­le­ri­ni ge­liş­tir­mek,
*Ula­şım, ile­ti­şim ve altya­pı hiz­met­le­ri­ni ge­liş­tir­mek,
*Do­ğal kay­nak­la­rı ve çev­re­yi ko­ru­ya­rak kal­kın­ma­yı sağ­la­maktır.

YHGP (Ye­şi­lır­mak Hav­za­sı Ge­li­şim Pro­je­si)

Bu pro­je Ye­şi­lır­mak Neh­ri’nin kay­na­ğın­dan de­ni­ze dö­kül­dü­ğü ye­re ka­dar, su­la­rı­nı top­la­dı­ğı ala­nı kapsa­mak­ta­dır. Bu hav­za için­de To­kat, Yoz­gat, Ço­rum ve Sam­sun il­le­ri yer al­mak­ta­dır. Bu böl­ge, Tür­ki­ye’nin ge­liş­miş­lik dü­ze­yi­nin al­tın­da kal­mak­ta­dır. Bu ne­den­le böl­ge­nin bir bü­tün ola­rak plan­lı bir şe­kil­de kal­kın­ması­nın sağ­lan­ma­sı he­def­len­miş­tir.

Bu pro­je­nin baş­lı­ca amaç­la­rı şun­lar­dır:
*Ye­şi­lır­mak ve kol­la­rın­da olu­şan kir­li­li­ği ön­le­mek,
*Böl­ge­de eroz­yonu önleyici ça­lış­ma­la­r yap­mak,
*Ye­şi­lır­mak’ın akış re­ji­mi­ni dü­zen­le­mek,
*Hav­za­da bu­lu­nan yer­le­şim bi­rim­le­ri­nin sos­yal, kül­tü­rel ve eko­no­mik kal­kın­ma­la­rı­na yö­ne­lik her tür­lü ça­lış­ma­la­rı yap­mak,
*Ara­zi kul­la­nı­mı­nı plan­lamak,
*Tu­riz­mi ge­liş­tir­mek,
*Ula­şım ve ile­ti­şi­mi ge­liş­tir­mek,
*Tarım ve hay­van­cı­lı­ğı ge­liş­tir­mek.

Zonguldak Bartın Karabük Projesi (ZBK)

Zonguldak Bartın Karabük Projesi; kömüre ve çeliğe dayalı sanayiye olan bağımlılığı azaltarak yeni iş sahaları oluşturmak için hazırlanan bir projedir.

Projeyi kapsayan iller, taş kömürü ve yer altı kaynakları bakımından zengindir. Buna bağlı olarak demir-çelik sanayisi gelişmiştir. Bölgenin en büyük ekonomik faaliyeti demir-çelik sanayisi ve madenciliktir. Ancak madencilikte yaşanan sorunlar nedeniyle bu sektörde istihdam oranlarında düşüşler yaşanmaktadır.

Zonguldak Bartın Karabük Projesi’nin Amaçları
*Bölgede özelleştirilen veya küçülme kararı alan bazı sanayi ve madencilik kuruluşlarındaki değişimlerin sonucunda ortaya çıkacak ekonomik ve sosyal sonuçları belirlemek
*Yeni iş imkanları oluşturularak bölge dışına göçün önüne geçmek
*İmalat sanayi ve hizmetler sektöründe yeni istihdam alanları oluşturmak
*Özel sektörün yeni faaliyetlerinin geliştirilmesini sağlamak ve yatırım alternatiflerini belirlemek
*Bölgenin ağırlıklı ekonomik yapısını teşkil eden tarım ve ormancılık faaliyetlerinde verimliliği artırmak
*Bölge için orta ve uzun dönemli bölgesel gelişme planı hazırlamak
*Gelecek dönemlerde bölgede yapılabilecek yatırım alanlarını tanımlamak
*2000 senesinde madenciliğin tüm sektörler içerisindeki payı %49 iken bu oran 2013 senesinde %33’e gerilemiştir. *Madencilik sektöründe uzun süredir var olan fakat son yıllarda iyice ortaya çıkan sıkıntının aksine demir-çelik ve buna bağlı yan sanayi ürünleri sektörünün bölge ekonomisi içindeki payı giderek artmaktadır. Son yıllarda daha hızlı gelişim gösteren bu sektör, bölge için büyük bir umut teşkil eder hale gelmiştir. Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre 2012 yılında bölge ihracatının yaklaşık %70’ini çelik ihracatı oluşturmaktadır.

Baskın olan bu iki sektör haricinde mobilya ve orman ürünleri ile enerji sektörlerinin de bölge ekonomisi içindeki payları artmaya başlamıştır. TÜİK verilerine göre 2010 yılında bölgedeki sektörlerin gayrisafi katma değer içindeki payları içinde tarım sektörünün payı %5,8’dir. Bölgedeki tarımsal faaliyetlerin az olmasında yer şekillerinin engebeli oluşunun makineli tarımı engellemesi ve tarım alanlarının parçalı bir yapıya sahip olması etkilidir.

Bölgede tarımın dışında kırsal kesimdeki kalkınmayı sağlayacak bir diğer sektör de turizmdir. Büyük bir bölümünü ormanlık alanların oluşturduğu bölge, doğa turizmine katkı sağlayacak pek çok özelliği bünyesinde bulundurur. Küre Dağları Millî Parkı ve Yenice ormanları bu alanlara en önemli örnektir. Bölge, doğa turizmi yanında deniz, kültür ve kongre turizmi için de önemli potansiyele sahiptir. UNESCO “Dünya Miras Kenti” kapsamında yer alan Safranbolu ve Amasra, turizm açısından marka olma potansiyeline sahiptir.

12. Sınıf Coğrafya Konuları için Tıklayınız

12. Sınıfta Yer Alan Diğer Ders ve Konuları için Tıklayınız

 

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 1 YORUM
  1. EfkanC6 dedi ki:

    güzel bir çalışma olmuş, tebrikler.

BİR YORUM YAZIN

Soru: 72 + 4 kaçtır?


Basari Sıralamaları