Bilgi Felsefesi Konu Anlatımı
Felsefe ayt konu anlatımı, Felsefe tyt konu anlatımı , Felsefe yks konu anlatımı… Merhaba arkadaşlar sizlere bu yazımızda Bilgi Felsefesi hakkında bilgi vereceğiz. Yazımızı okuyarak bilgi edinebilirsiniz..
Bilgi Felsefesi
Epistemoloji ya da bilgi felsefesi, bilginin doğası, kapsamı ve kaynağı ile ilgilenen felsefe dalıdır.
Akıl ve sezgi gibi yetiler gerçekten insan zihninde var mıdır? Varsa, görünüşlerin ötesinde kalan varlığı bilmemizi sağlayabilirler mi? türünden sorular bilgi felsefesinin konusunu oluşturur.
Bilgi kuramının temel kavramları :
Doğruluk : Doğruluk, bilginin, bilgisi edinilen şeyle tam uygunluğunu dile getirir. Buna göre doğruluk; algılar, kavramlar ve
bilimsel kuramlarla nesnel gerçek arasındaki uygunluktur.
Gerçeklik (Realite) : Varlığın, varoluş tarzıdır. Bilinçten bağımsız olarak var olandır.
Temellendirme : Ortaya atılan bir soru ya da ileri sürülen bir sav için dayanak, gerekçe, temel bulma işidir.
Epistemoloji’de Bilginin Doğruluk Ölçütleri
Uygunluk:Doğruluk,düşünce ile nesne arasındakş tam uygunluktur.Bilginin konusu olan nesnesine uygunluğudur.
Tutarlılık:Bir bilginin veye önermenin daha önce kabul edilmiş doğru bilgi ve önermelerle çelişmemesidir.
Tümel Uzlaşım: Bir bilgi veya önermenin doğruluğu hakkında herkesin veya çoğunluğun aynı düşüncede birleşmesidir.
Apaçıklık: Bir bilgi veya önermenin hem açık ve seçik hemde kuşku duyulmayan bir açıklıkta olması durumudur.Bu tür bilgiler sezgisel bir kavrama ve çıkarımla elde edilir.
Açık Bilgi: Bir bilgi veya düşüncenin bir bütünlük içinde tutarsızlık içermeden kavranmasıdır. Örneğin,diş ağrısının hissedilip bilinmesi açık bilgidir.
Seçik Bilgi: Bir bilgi veya önermenin bir başka bilgi,önerme ile karıştırılmamasıdır.
Yarar: Bir bilgi veya önerme yararlı,uygulanabilir sonuçlar veriyorsa doğrudur.Yani işe yarar bilgi doğrudur.
Epistemoloji’de Bilgi Türleri
Gündelik Bilgi: Günlük yaşam ve deneyimler sonucu elde edilen bilgi türüdür.
Dini bilgi: Tanrıyı ve Tanrı karşısında evrenin ve insanın yerini, görevini anlatan bilgilerin tümüdür. Dogmatiktir. Kaynağı bakımından ilahidir.
Sanatsal bilgi: Sanat; insanin, güzeli arama, bulma veya yaratma sürecini anlatan bir etkinliktir. Sanat bilgisinde özneyi nesneye yönelten “güzellik” kaygısıdır. Sanatçı nesnesine yönelerek onu algılar ve kendine özgü bir biçimde ifade eder. Öznel ve duygusaldır.
Sezgilere yeteneğe ve hayal gücüne dayalıdır. Yaratıcılık esaslıdır. Ürünleri somuttur.
Bilimsel bilgi: Bilimsel bilgi, bilimsel yöntemler ile elde edilen bilgidir. Bilimsel yöntem akıl, deney ve gözleme dayalıdır. Bilimsel bilgi birikimli olarak ilerler. Nesneldir, akla ve deneye dayanır. Sistemli ve sonuçları kesindir. Sonuçları formüle edilebilir. Olgusaldır.
Teknik bilgi: Teknik bilgi, gündelik ve bilimsel bilginin pratiğe dönüştürülmesidir. Amacı insan yaşamını kolaylaştırmak. İnsana fayda sağlamak.
Felsefi bilgi: Felsefe; varlık, bilgi, gerçek, adalet, güzellik, doğruluk, akıl ve dil gibi konularla ilgili genel ve temel sorunlara ilişkin yapılan çalışmalar sonucunda elde edilen bilgidir. Öznel ve kümülatiftir. Eleştiriye açıktır. Kendi içinde tutarlı ve çelişkisizdir. Sonuçları kesin değildir. Varlığı bütün olarak ele alır. Olgusal değildir. Sorgulayıcı ve şüphecidir.
Epistemolojik Teoriler
Doğru bilginin imkansız olduğunu savunanlar:
Septisizm: Kuşkuculuk, septisizm, veya skeptisim; her tür bilgi savını kuşkuyla karşılayan, bunların temellerini, etkilerini ve kesinliklerini irdeleyen, ayrıca aklın kesin bir bilgi elde edemeyeceğini, hakikate erişilse dahi sürekli ve tam bir şüphe içinde kalınacağını, mutlak`a ulaşmanın mümkün olmadığını savunan felsefi görüştür. Septisizm felsefe tarihiaçısından çok önemli bir yere sahiptir; zira felsefe tarihi boyunca yerleşik kanılar ve inançları sarsmış, felsefe, bilim ve özellikle din konusunda birçok anlayışın değişmesine ortam hazırlamıştır. Septisizm (şüphecilik) dogmatizmin (inanççılık) karşıtıdır.
Başlıca temsilcileri: Phyrrhon , Timon
Sofizm: Sofistler her şeyin merkezine insanı aldıklarından dolayı görecelilikten bahsederler. Bu nedenle insanların hepsinin üzerinde birleşeceği bir bilginin olamayacağını savunurlar. Sofistlerin en ünlülerinden biri Protagoras’tır. O’na göre ‘İnsan her şeyin ölçüsüdür’. Diğer bir sofist de Gorgias’tır. O düşüncesini şu sözleriyle özetler “Gerçek yoktur, olsaydı bilinemezdi, bilinseydi bile başkasına bildirilemezdi.”
Doğru bilginin mümkün olduğunu savunanlar:
Akılcılık (Rasyonalizm): Akılcılık, bilginin kaynağının akıl olduğunu; doğru bilginin ancak akıl ve düşünce ile elde edilebileceği tezini savunan felsefi yaklaşımdır. Bu yaklaşıma göre deney yolu ile elde edilen bilgi kesin bilgi değildir, geçicidir. İnsan duyum ve algıları geçici, doğruluğu kesin olmayan bilgiler verir. Eski Yunan’da rasyonel bilgi ile duyu organlarımızın sağladığı duyusal bilgi arasında fark olduğunu belirten ilk filozoflar Herakleitos, Parmenides, Sokrates, Platon ve Aristoteles’tir. Yeni çağ akılcıları ise Descartes ve Hegel’dir.
Empirizm (Deneycilik): Deneycilik, bilginin duyumlar sayesinde ve deneyimle kazanılabileceğini öne süren yaklaşımdır. Deneyci yaklaşıma göre insan zihninde doğuştan bir bilgi yoktur. Bu nedenle akılcılık yaklaşımına karşıdır. Akılcılığın insan aklında doğuştan ilkeler varolduğu varsayımına karşıdır. Doğru bilgi duyular vasıtasıyla deney yolu ile elde edilebilir. Bütün bilgilerin ilk kaynağı duyudur yani sezgilere yer yoktur. Deneycilik yaklaşımının önemli filozofları John Locke ve David Hume’dur. Varlığın gözleme dayandığını ifade eder. Gözlemleyemediğimiz hakkında bilgi elde edemeyiz. Ve her şey nedeni içinde sonucunu bulacaktır.
Kritisizm (Eleştiricilik): Bu akımda temel amaç Rasyonalizm ve Empirizm’i birleştirip doğru bilgiye ulaşmadır. Akımın en önemli temsilcisi Kant’dır.
Pozitivizm (Olguculuk): Pozitivizm, olguculuk her iki felsefi düşünceye verilen addır. Her iki düşüncenin de teoloji ve metafizik içermeyen, sadece fiziksel veya maddi dünyanın gerçeklerine dayanan bilim anlayışı vardır. Başlıca temsilcisi A.Comte’dir. Comte metafizik konuların Felsefe disiplininden atılmasını ısrarla savunmuştur.
Analitik Felsefe: Felsefeyi düşünsel bir etkinlik olmaktan çıkarıp bir dil analizi olarak algılayan felsefi akımdır. Bilimlerin dilini çözümlemeye ve onların kavram yapısını araştırmaya öncelik verilir. Ludwig Wittgenstein akımın önde gelen temsilcilerindendir.
Entüisyonizm (Sezgicilik): Entüisyonizm veya sezgicilik felsefi bir kavram olarak sezgiye akıl, zihin ve soyut düşünme karşısında hem öncelik, hem de üstünlük tanıyan felsefe akımıdır. Henri Bergson akımın kurucusudur, bu nedenle kimi zaman felsefe tarihinde Bergsonculuk olarak adlandırılması da söz konusudur. Sezgiciliği savunan İslam filozofu ise Gazali’dir
Pragmatizm (Faydacılık): Bu yaklaşımda teoriden çok pratiğe önem verilir. Pragmatizmin bilgi felsefesine yaklaşımı insana fayda veren bilgilerin doğru bilgi, fayda vermeyenlerin ise yanlış bilgi olduğudur. Başlıca temsilcileri W.James ve J.Dewey’dir.
KONULAR ÇOK BEN EVLENMEYE GİDİYORUM HAHAHHAHA
Yardımcı olabilirim istersen
Ayrıca ezberci bir eğitim sisteminin değişmesi ile birlikte öğrencilerin istedikleri alanlarda ve sevdikleri derslerde daha çok başarılı olacaklarına inanıyorum.Herkese başarılar dilerim.İyi akşamlar…
şimdiki eğitim sisteminin değişmesi görüşündeyim. Ezberci bir eğitim sisteminin yerine öğrencinin okuldaki işlenen dersleri anlayıp anlamadıklarına bakılsa eğitim sisteminin daha iyi bir mevkiye geleceğini düşünüyorum
😍
Ezberlemekte sıkıntı yok. Ezber becerinizi biraz daha geliştirmeniz daha iyi olur. Siz yazılan her şeyi ezberlemeye çalışıyorsunuz. Aslında gidip o yirmi satırlık paragrafı 1-2 cümleye indirip sade bir cümle oluştursanız ezberinizin de daha kolay olacağını fark edeceksiniz. Her zaman amele gibi her yazılanı ezberlemeye çalışmayın derim. Kendi fikir ve deneyimlerinizi de ortaya koyarak çalışmalarınıza katkıda bulunarak daha da kolaylaştırın. Şimdiden hepinize başarılar. İyi günler dilerim.
kusura bakma ama bu sistem senin işlediğin konuları anlayıp anlamadığına bakmıyor tam tersine sınavı geçip geçmediğine bakıyo şimdiki sistemlerin hepsi ezber üzerine kurulmuş sistemler
Okuyup 100 almak he he
saatlerdir okuyup ezber yapıyorum neden öyle dedin ki şimdi
ben saatlerdir okuyorum ama ezberleyemiyorum da
harbi yaaa
Ezberledinmi kaç aldin