Huzur – Ahmet Hamdi Tanpınar Eser Özeti

Karatay

Sizlere bu yazımızda Huzur – Ahmet Hamdi Tanpınar eser özeti hakkında bilgi vereceğiz. Eserin özeti, konusu, ana karakterleri hakkında merak ettiğiniz bir çok sorunun cevabını yazımızda bulabilirsiniz…

Huzur – Ahmet Hamdi Tanpınar

ROMANIN KONUSU:

Mümtaz’ın Nuran’a olan aşkının öyküsü.

ROMANIN ANA KARAKTERLERİ:

Mümtaz: Küçük yaşta annesini ve babasını kaybetmiştir. Küçüklüğünden beri kitapları çok seven ve hayal dünyası geniş biridir. Dünya savaşının başlaması, sevgilisiyle ayrılmaları ve amcasının oğlu İhsan’ın ölümü onu yıkar.

Nuran: Kocasından ayrılan ve karşısına çıkan Mümtaz ile yeniden hayata dönen neşeli bir kadındır. Fakat değişik sorunlar yüzünden aşklarını anlaşarak bitirmişlerdir.

İhsan: Bir ayağı sakat olan İhsan sohbeti hoş biridir. Eskiye hayran ve dostları ile muhabbet etmeyi seven biridir.

Suat: Neyi, nerede, nasıl ve ne zaman yapacağını bilemeyen, bilinçsiz birisidir. Değişik bir kişiliğe sahip ve neden hoşlandığını bilmeyen biridir.

ÖZET:

Mümtaz ve Suat’ın Nuran’a olan aşklarıdır öykünün merkezi. Mümtaz ve Nuran birbirini sevmekte ve evlenmeyi tasarlamaktadırlar. Ümitsizliğe düşen Suat ise kendini asarak intihar eder. Bu trajedi nedeni ile Nuran’dan ayrılan Mümtaz’ın iç dünyası yıkılmıştır. Radyoda II. Dünya savaşının başladığı haberi verildiği sırada, Suat’ın hayalini gören Mümtaz merdiven başına yıkılır (bazı edebiyat incelemecileri, sonda Mümtaz’ın öldüğü biçiminde yorumlar yapmış olsalar da, Tanpınar’ın metninde ölüm telaffuz edilmiyor)

Mümtaz, Beyazıt Sahaflar Çarşısında, salaş dükkânlarda, bitpazarında, Çekmece’de balıkçı muhitinde ve kır kahvelerinde dolaştırırken, İstanbul’un bir kronikçisi, İstanbul’da eski zamanın donup kaldığı ve biriktiği köşelerin bir tasvircisi oluyor romanda. Huzur’un sonraki bölümlerinde Boğaz’a, zengin bir eve, sanki başka bir dünyaya geçiyoruz. Pırıl pırıl görünen modern semtte önceleri çok mutlu olan Mümtaz, giderek bu çevrede yaşayan insanlardan kaynaklanan olayların sonucunda yıkılır. Geçilmemesi gereken bir sınırı çiğnemiştir o!

Her yeni tecrübe gibi şahsîdir, her yeni tecrübe gibi ilktir. Mümtaz, bindiği bir Ada vapurunda Nuran’a rastlamış ve “Tehlikeli denecek derecede zengin, her ihtimale gebe, her manasında velûd bir kadınlık hayatı(nın), bakımsız bir tarla gibi sırf kendisini işleyecek erkeğin yokluğundan yarı hülyâ, yarı verimsizliğin bütün sebeplerini kendisinde gören bir aşağılık duygusu içinde akıp gittiğini” fark etmiştir. Bu tespitin arkası kendiliğinden gelecek ve zalim bir çocukluğun ara sokaklarından geçerek kendisini İhsan’ın kollarına atan Mümtaz, fikrî zeminini sağlamlaştırmış bir insan olarak duygusal arka planını inşa etmeye soyunacaktır: “O mademki artık benim için her şeydir, o halde bütün kâinatımla ona taşınmalıyım.” der.

Türk Edebiyatı Eser Özetleri

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.

BİR YORUM YAZIN

Soru: 13 + 4 kaçtır?


Basari Sıralamaları