“Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa kendilerine ‘öf!’ bile deme; onları azarlama, ikisine de güzel söz söyle. Onları esirgeyerek alçakgönüllülükle üzerlerine kanat ger ve ‘Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni nasıl yetiştirmişlerse şimdi de sen onlara (öyle) rahmet et!’ diyerek dua et. Rabbiniz sizin kalplerinizdekini çok iyi bilir.
Eğer siz iyi olursanız, şunu bilin ki Allah, kötülükten yüz çevirerek tövbeye yönelenleri son derece bağışlayıcıdır. Bir de akrabaya, yoksula, yolcuya hakkını ver. Gereksiz yere de saçıp savurma. Zira böylesine saçıp savuranlar şeytanların dostlarıdırlar. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür. Eğer Rabbinden umduğun (beklemek durumunda olduğun) bir rahmet için onların yüzlerine bakamıyorsan, hiç olmazsa kendilerine gönül alıcı bir
söz söyle. Eli sıkı olma; büsbütün eli açık da olma. Sonra kınanır, (kaybettiklerinin) hasretini çeker durursun.” (İsrâ suresi, 23-29. ayetler.) Bu ayetlerde Rabbimiz bizlerden anne ve babamıza iyi davranmamızı, niyetlerimizi düzelmemizi, günahlardan tövbe etmemizi, akraba ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmemizi emretmektedir. Cimrilik ve israftan kaçarak, cömert bir kişi olmamızı istemektedir.
9. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Konuları için tıklayınız