Paragrafta Yardımcı Düşünce Konu Anlatımı
Paragrafta Yardımcı Düşünce Konu Anlatımı,Paragrafta Yardımcı Düşünce Nedir, Paragrafta Yardımcı Düşünce tyt, Paragrafta Yardımcı Düşünce örnek sorular, Paragrafta Yardımcı Düşünce ayt, Paragrafta Yardımcı Düşünce ile ilgili örnek, Sizlere bu yazımızda Paragrafta Yardımcı Düşünce hakkında bilgi vereceğiz.
Paragrafta Yardımcı Düşünce
Ana düşünceyi açan, destekleyen, geliştiren düşüncelere yardımcı düşünceler denir.
- Bir yardımcı düşünce; konu dışına çıkar, ana düşünceye ya da yardımcı düşüncelerden herhangi birine ters düşerse paragrafın anlatım akışı ya da paragrafın konu bütünlüğü bozulmuş olur. Sınavlarda bu tip sorular olumsuz soru cümleleriyle sorulmaktadır:
”….değinilmemiştir?”, ”…çıkarılamaz?” , ”…. söylenemez?” gibi. - Yardımcı düşünceler,
-Ana düşünceye bağlıdır.
-Ana düşünceyi her yönden aydınlatır.
-Ana düşünceye ter düşemez, onun konu sınırını aşamaz. - Yardımcı düşüncelerle ilgili sorularda;
-Konu bulunur
-Ana düşünce saptanır
-Seçenekler konu ya da ana düşünceye göre gruplandırılır.
-Seçenekler ”olumlu” ve ”olumsuz” anlam içermeleri yönünde de gruplandırılabilir.
-Gruplandırma sırasında dışta kalan doğru cevabı verir. - her paragrafta,
-Bir ana düşünce, birden çok yardımcı düşünce bulunur.
-Yardımcı düşünceler okuru, ana düşünceye götürür.
Örnek 1
Sanat, hele roman sanatı, bilim değildir. Ne var ki bilgiye büyük ölçüde gereksinimi vardır, bilgiden yararlanmak zorundadır. Bilim sanattan yararlanır mı? Bilim, bir olayın sonuçlarına, verilerine bakar, buna göre karşılaştırmalar yapar. Olayın belgelerini inceler. Sonra da bir kanıya varır. Sanat ise bütün bunları beklemeden gözlemciliği, sezgileri, önceki bilgileri ve duygusallığı ile olayların gelişmesini ve nereye varacağını kestirebilir.
Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılamaz?
A) Sanatın bilgiye ve bilime ihtiyacı vardır.
B) Bilimde, eldeki verilere göre birtakım sonuçlar çıkarılır.
C) Sanatta verilere göre değil, sezgilere ve ön bilgilere göre sonuç çıkarılır.
D) Sanat, bilimden yararlandığı gibi bilim de sanattan yararlanır.
E) Olayların değerlendirilmesinde bilimle sanatın metotları farklıdır.
Örnek 2
Her epope ya da epik şiir bir tarihsel gerçekten kaynaklanır. Örneğin Homeros’un ünlü epik şiiri İliada’nın çekirdeğini Troya savaşları oluşturur. Ancak bu savaşlar tarihe özgü bir nesnellikle değil, düş gücüyle beslenip zenginleştirilerek anlatılır. Gerçeğe olağanüstülükler, şaşırtma öğeleri katılır. Öyküsel bir yapıları olduğu için hem olay örgüsü hem de kişiler bulunur. Kişiler tarihten alınan gerçek kişiler, tanrılar, tanrıçalar gibi değişik öbeklerde toplanabilir.
Bu parçada epik şiirlerin hangi yönüne değinilmemiştir?
A) Konuların tarihî olaylara dayandırıldığına
B) Farklı niteliklerde kişilerin yer aldığına
C) Gerçek olayların hayâl öğeleri ile zenginleştirildiğine
D) Homeros’un bu tür şiirlerin en önemli ismi olduğuna
E) Öykü türüne ait nitelikler taşıdığına
Örnek 3
Doğa güzelliklerinden bir tat alamıyorum. Güneşin doğması, batması; suların şırıl şırıl ya da gürül gürül akması, dağların, kırların görünüşü güzelmiş; daha nice güzellikler varmış doğada. Ne yalan söyleyeyim biri bile çekmiyor, ilgilendirmiyor beni. Çekse, ilgilendirse bile çok sürmüyor. “Bana ne!” diyorum çabucak. Ben ancak insanoğlunun ortaya koyduğu güzelliklerle ilgilenir, ancak onları severim. Kuşların ötmesini ne yapayım? Çalgı dinlerim.
Böyle düşünen birinin aşağıdakilerden hangisini söylemesi beklenemez?
A) Dağlara, derelere bakmaktansa resim sergilerini gezerim.
B) Bir nehir kenarında biraz oturacak olsam hemen sıkılırım.
C) Benim için insan emeği doğadaki her şeyden daha yücedir.
D) Hiçbir bestekâr, bülbülün nağmelerinden daha güzel besteler yapamaz.
E) Doğayla baş başa olunca huzur bulduğunu söyleyenlere doğrusu şaşıyorum.