Şiir Türleri Konu Anlatımı
Merhaba arkadaşlar size bu yazımızda Türk Dili ve Edebiyatı Konuları hakkında bilgi vereceğiz. Yazımızı okuyarak bilgi sahibi olabilirsiniz. Şiir Türleri sorusunun cevabı aşağıda sizleri bekliyor…
Şiir Türleri
Lirik Şiir
Duyguların ve düşüncelerin coşkulu bir biçimde dile getirildiği şiir türüne lirik şiir denir. Eski Yunan’da “lir” adı verilen bir çalgı eşliğinde okunduğu için bu adı almıştır.
Çoğunlukla aşk, gurbet, özlem, ölüm gibi konuların işlendiği şiirler lirik özellik gösterir. Okuyucuya duygu yoğunluğu yaşatmak ve estetik haz vermek lirik şiirinde temel amaçtır. Bu şiirlerde akıcılık, coşku ve duygusallık ön plandadır. Divan edebiyatında özellikle gazeller, murabbalar ve şarkılar; Halk edebiyatında, koşmalar ve semailer lirik şiir türüne örnektir. Yunus Emre, Fuzuli, Baki, Nedim, Karacaoğlan, Ahmet Haşim ve Yahya Kemal lirik şiirleriyle tanınırlar.
Çocukluğum
Çocukluğum, çocukluğum…
Uzakta kalan bahçeler,
O sabahlar, o geceler,
Gelmez günler çocukluğum
Çocukluğum, çocukluğum…
Bir çekmecede unutulmuş,
Senelerle rengi solmuş,
Bir tek resim çocukluğum.
Ziya Osman Saba
Pastoral Şiir
Doğa güzelliklerini, kır ve doğa sevgisini, orman, yayla, dağ, köy ve çoban yaşamını, bunlara karşı duyulan özlemleri
anlatan şiir türüdür.
Şair doğa karşısındaki duygularını anlatıyorsa “idil“, bir çobanla karşılıklı konuşuyormuş gibi anlatıyorsa “eglog” adını
alır.
Kırlara açılırız çıngıraklarımızla.
Okuma yok, yazma yok, bilmeyiz eski, yeni.
Kuzular bize söyler yılların geçtiğini,
Arzu, başlarımızdan yıldızlar gibi yüksek;
Önümüzde bir sürü, yanımızda bir köpek
Kemalettin Kamu
Epik Şiir
Epik sözcüğü Yunanca epope sözcüğünden doğmuştur. Tarih öncesi dönemlere ilişkin, tanrı, tanrıça, yarı tanrı ve kahramanlar ile ilgili olağanüstü olayları konu alan şiirlere epope (destan) denir. Bu tür metinlerde kullanılan anlatım epik (destansı) anlatımdır.
Destanlar (epopeler), ulusların yazı öncesi çağlarında oluşmuştur. Bütün toplumların sözlü edebiyatlarında “destanlar” önemli bir yer tutar. Destanlar, bir milletin hayatını yakından etkileyen tarihî ve toplumsal olaylar ile ilgili kahramanlıkları dile getiren hikâye şeklindeki şiirlerdir.
…
Çalın vezirin borusun
Dostu gafil koman girsin
Koyverin asker yürüsün
Gaziler Bağdat üstüne
Demirc’oğlu sözün haktır
Hiç sözünde hilâf yoktur
Osmanî’de gayret çoktur
Kırılır Bağdat üstüne
DEMİRCİOGLU
Didaktik Şiir
Bilgilendirmek, öğretmek, eğitmek amacıyla yazılmış şiire öğretici (didaktik) şiir denir.
Türk Edebiyatında pek çok örneği vardır. Bunlar önceleri dinî ve ahlâkî eserlerdir. Sonraları efsane, fıkra, masal ve yergi şiirleri de yazılmıştır.
Atabetü’l Hakayık
Dostum diye inanıp sır söyleme sakın
Ne kadar olsa da güvenilir ve yakın
Sırrın sende bile durup gizlenmezken
Durur mu hiç dostunda, iyi düşün.
Satirik Şiir
Toplumdaki çeşitli düzensizlik ve bozuklukları iğneleyici sözlerle, alaylı ifadelerle eleştiren şiirlerdir. Halk edebiyatında “taşlama”, Divan edebiyatında “hiciv” denir.
Benim bu gidişe aklım ermiyor
Fukara halini kimse sormuyor
Padişah sikkesi selam vermiyor
Kefensiz kalacak ölümüz bizim
Dramatik Şiir
Dramatik şiir, eski tiyatroda kullanılan şiir türüdür. Eski Yunan edebiyatında oyuncuların sahnede söyleyecekleri sözler şiir hâline getirilir ve onlara ezberletilirdi. Bu durum, dram tiyatro türünün (19. yy.) çıkışına kadar sürmüştür. Daha sonra ise tiyatro metinleri düzyazıyla yazılmaya başlanmıştır.
Batı edebiyatında Corneille, Racine, Shakspeare bu türün örneklerini vermişlerdir. Türk edebiyatında dramatik şiir türünde hemen hemen hiç örnek verilmemiştir. Çünkü Türk edebiyatı, Batı’ya açıldığı Tanzimat döneminde Batı da da bu tür, şiir şeklinde değil de nesir şeklinde yazılıyordu. Türk edebiyatı da bu nedenle tiyatro türünü Batı dan nesir olarak almıştır. Ancak Türk edebiyatında, Namık Kemal, Abdülhak Hamid Tarhan, Faruk Nafiz Çamlıbel gibi nadir de olsa nazımla (şiir şeklinde) tiyatro yazan sanatçılar olmuştur.
GELİNLİK KIZIN ÖLÜMÜ
Salâ verilirken kalktık kahveden
Kızın babası yanımızda boyu uzun
Zayıf ağzı mırıltılar.
On köylü iki subay bir tezkereci er
Sıralandık ahşap mescidin avlusunda
Aldık cenazeyi sarsmadan iğreti
Ve hafif gözlerimiz yerde
Kayıp bir tayın izini süreriz sanki…
Melih Cevdet Anday
9. Sınıf Şiir Türleri Konu Anlatımı Tıklayınız…